Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Saturday, February 24, 2018

XL Bedenler

Derinde ya da kıyıya vurgun yemiş duygulardan, anılardan, fikirlerden ve de sizlere ait olan hayatlardan düşüyorum.Usandım demeye dil utanıyor ama yine de bir şekilde dile söze geliyor.Canımı yakmaya yetecek bir kıvılcım üfleme ile terbiye olmuyor.Yanıyor..İçimde sıkışan hücrelerim büyümüyor olduğu yerde kendi kendini imha ediyor ve beden yerinde sayıyor.Acı eşiği dediğin sahip olduğun gücün ile orantılı olarak azalıyor, yalan söyleme! İçine dert olan, yüreğine ağırlık veren, göğsünün tam ortasına basınç yapan ne varsa geçmiyor. Otokontrol mekanizmamızın sağlıklı bir şekilde gelişimine destek olamadık.Ne öfke ne de hüzün..Kalbimize omega3 takviyesi bile yapamayacak kadar arsızlaştık.Kalbin duygular ve hisler ile ilişkisi olduğunu mutlak edilgen bir şekilde nesilden nesile aktardılar, inandık.Tamamen laf-ü güzaf..

Kızgın değilim, kırgın hiç değilim.Neye kızgın olacağımı seçemiyor yahut hangi yönden kırıklarımın daha çok ağrı yaptığını ayırt edemiyorum.Sizlere bir itirafım var, en kötüsü de hayallerin kırılması.Kalp dediğin sadece bir çeşit yaşam objesi.Kurulan hayaller zaten anlık ya da zaman içinde kalp dahil bütün bedende hasara sebep oluyor, farketmiyoruz.

Hükümetlerin insani değerleri vardır, kağıt üzerinde ve tabi insanın da hakları.Bireyler hayat ne yöne gidiyorsa gitsin eşittir.Sahip olunan özellikler ve güçler sadece emanettir.İki kişi arasında önemli olan tek detay vardır, bir nefes.Geri kalan ne varsa yine laf-ü güzaftır.Ben bir bireyim ve bu hayata yaşamak için seçilerek aynı zamanda da alenen geldim.Oluşumum sırasında, ruhumu teslim alırken kimse bana başıma gelecek olaylardan, öznelerden ve en önemlisi de sonumdan bahsetmedi, sizleri ne yazık ki yolun başında seçemedim.İşin aslına bakarsak manevi dünyada kimse bize seçme, seçilme, hak sahibi olma lüksü tanımadı.Doğumdan itibaren adaptasyona maruz kalarak kalıbımızın şeklini aldık.Kalıplar..boy boy, irili ufaklı geometrilerde.Bazıları ise çok esnek.Kalıpları esnek olan insanlar diğerlerini sınamak için var oldular.Vicdanları ile çıkarları hiçbir merkezde kesişmiyor.Bütün bunların ne önemi mi var? Bu insanlar yani tabiri caizse XL bedenler, kalp kırarlar.Zannederler ki dünya sadece onların etrafında dönüyor.XL insanlardan korkun, onların diğer sınırları olan insanlara karşı yapamayacakları art niyet yoktur.Lütfen buharlaşın ve yok olun!

Hiçbir şeyin sanıldığı gibi olmaması yaşam enerjisini sömürüyor.Kendini benim yerime koyman çok zor olmasa gerek oysa.Kızgın değilim dedim,yalan! İçimde ki öfke ile hala nasıl bir suç işlemediğimi aklım almıyor.Çünkü işleyecek suçumun bütün dinlerde geçerli ve haklı bir sebebi var, eminim.Hikayemi bozan bütün etkenler mide kramplarına sebep oluyor.Boynumdan omuzlarıma çığ gibi düşen ağrılarım, mısır gibi patlayan duygularımdan sorumlu kim varsa ödeyecek bedelleri var.Şimdilik tek tesellim bu.

Sonumu kendi çıkarları uğruna değiştirmeye sebep olan, hikayemi bozan, uykularımı kaçıran, kalbimde ki sızıyı kalıcı hasara çeviren, kendimden öte annemden tek bir göz yaşı akmasına sebep olan bütün herkesin suratına KUSACAĞIM! Hayatımın hiçbir döneminde kin ve hırs sahibi olmadım, olamadım.Hala öyle..Ama bütün şerefime ve namusuma yemin ettim, hesabını birbir faizi ile alacağım.Bunu ben yapmasam bile benim değerli inançlarım ve sığındığım bir değerim var, ona güveniyorum.

Koca bir hiçim, hiçsiniz..Hayattan beklentilerimi en düşük seviyede tutuyorum ve henüz 25 yaşındayım, sebebi belli.Yalnız da değilim, bu satırlara kadar sabırla gelen, her kelimemde “aynen” diyebilmeyi başarmış benden çok var.Görüyorum, dinliyorum, hissediyorum..
Söyler misiniz bu kadar kötü olmayı nasıl başarabildiniz? Sen kötü olursan, ben kötü olursam evlatlarınıza kim iyi kalacak, diyeceğim şu hayat öyle bir konuma geldi ki insanlar evlatlarına bile alışkanlık, doğanın kanunu olarak ezbere duygular ile sahip çıkıyor.Umuyorum ki en azından onu başarabiliyorsunuzdur.FAKAT unutmayın bizler de birer anne babanın evlatlarıyız..Dedim ya sizler eşitliği bile ezbere yaşıyor ve dile getiriyorsunuz.Biraz olsun aşağıya kusayım..

Bu hayat çok ezbere gidiyor, samimiyet haddini aştı.

İnanın dayanamıyorum, kalpten temiz olanlar demek istediğimi anlayacaktır.

Hiç bana insan, hayvan, çocuk hakkı diye bağırmayın.

Onu bile çağın vebasına kurban gelip sırf etiket için yapıyorsunuz.

Hak yok, insanlık öldü, vicdansızlık nefes alıyor.

Yaşamak için verilen adaptasyon fonksiyonu bile mutasyona uğradı.

Hayatınızı yaşayın derken bir başka da hayatı çalın komutunu size kimse vermedi.

Kendinize gelin!