Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Sunday, November 24, 2019

ÖZGÜRLEŞTİM

Bugün günlerden hangi güne sırtımızı dayadığımızı bilmiyorum. Ne gelecekteyim ne geçmişte ne de şuanımda...Var olduğum zaman birimim bütün fizik kurallarına meydan okuyor. Ben bugün iç sesimdeyim. Bundan sonra da bu silikon zaman diliminde ilerleyeceğim. Zaten takvimlerden yaprak koparılan günlerin geride kaldığından beri perişandım...Öyle düz bir hayalim olmadı hiç, piklerimi en yüksek frekanslarda tutup yeri geldiğinde sinyal alamayacak kadar zayıf düştüğüm oldu. Fakat zamana uymak beni sürekli hata yapmama ve duygusal davranmaya itiyordu. Duygularımı gerektiğinde ve var gücümle tüketmek istediğim şeylere saklıyorum. Zamanın ve metin olgusunun içine girince sağlıklı kararlar almadığımı fark ettim. İç sesimde kaldığım dilimlerde sırtımdaki yüklerin azaldığını ve nefes alabildiğimi gördüm. İç sesim bana bunca zaman hep git derken ben daha dur zamanı değil dedim. Zamana kayıplarımı sığdırdım, kendimi de zamana sığdıracağım derken üzerimde bir zorlama yükü hissettim. Meğerse zaman ve zamanla birlikte gelenler beni kökümden bağlıyormuş. Gururum, korkularım, endişelerim, sevgilerim neyim varsa bir avuçken gözümün önünde çektim. Çünkü git dedi iç sesim...

Giderken hiçbir şey götürmüyorum artık ben zamanda değilim..Herkesin tanıştığı , alıştığı , eminleştiği ve kesinleştiği yollarda yürümüyorum. Kaybedecek tek şeyim zaman..Onu da zaten gözden çıkardım. Spotify da derbeder olduğumda çalınan listemin başlığı gibi "Kimseye açıklama yapmadan giderim" ve derken listeden Whitney Houston sözümü kesiyor sesi evin her köşesinde yükseliyor,

Can't run from myself,
There's nowhere to hide!!

Bazı şarkıların sadece başlıkları yıldızlar çakar bakışlarımızda bazıları dinledikce anlam bulur bazılarına bazıları sebep olur. Ben sevdiğim ve dinlediğim bütün şarkıları hep kendime seçtim. Çünkü benim hiçbir şeyim yok..Olsun da istemem, I have nothing diye isyan edecek hikayemi kendim yazdım ve rafa kaldırdım. Öyle ki şarkılar bedende farkındalık yaratarak bizleri neden susarak ıssızlaştığımız olgu ile yüzleştirir. Bilmem ki belki de dinlediğim hiçbir ses olmasaydı daha fazla sosyal ve konuşkan olabilirdim..Ne kadar zamandan çıkarsam çıkayım sonsuza kadar unutmayacağım anlar biriktirdim. Unut(a)mayacağım değil unutmayacağım anılar..Unutmak istemediğim anılar..Yerel anılar. Beni güçlü tutan saniyeler..Kimin üzerine toprak attıysam , kimi başka bir mutluluğun yüzük parmağına ittiysem, kime hayatımdan gitme hakkı tanıdıysam ben izin verdiğim için oldu ve o nedenle hepsi birer anı olarak kaldılar. Fakat artık anılarımı dondurucudan çıkardım. Bilahare, insanın anlamsız anılarından çok emin olması kadar kötü bir şey yok. Bir anlamı olduğunu düşündüğüm her şey benim kafamdaki kadardı. 

Geçmişimle ve beni geleceğe taşıyan bütün bağlarımla ilişkimi kestim..Kopan enerjilerin her birini bir ağacın kökünde toprakladım..Başka biriyle mutlu olman beni mutlu bile etmiyor, veda etmek zorunda kaldığım kayıplarım zaten bir gün kayıp gideceklerdi..Yaşamayı hakettiğim hiçbir şey yazılı bir kanunda yer almadı olması gerekti ve oldu. Bütün bunların tek sorumlusu zaman..Ve ben en çok da kendimi zamanda boyutsuzlaştırıyorum! 

Geri döner miyim yoksa boarding kartlarımdan kendime koleksiyon yapacak zaman bulamaz mıyım bilemem. Dedim ya zamandan çıkıyorum ve iç sesime geçiyorum. Bu yüzden attığım her adımın gittiğim her yerin mantıklı bir açıklaması olacak. -Canım öyle istedi..İyi ki de istedi..

Özgürleştirdiğim bir hayat, özgürleşen bana neticeler verdi. Ben artık *özgürüm..çünkü benim hiçbir şeyim yok. Kanatlan diye seslendin bana teşekkürler !