Farklı suların deniz kestanelerine bastık seninle.

Acıdan iki ayrı kıyıya vurduk, 

Karşı kıyıda yanan ışıklar senin gözlerin

Bu tarafları sorarsan güzel, kumu yumuşak ama yere sağlam basıyorsun.

Yemek yerken rüzgar saçlarımı yüzüme yüzüme vuruyor

Çürümüş bir kanonun üstünde uyuyorum, yıldızlar üzerime örtü

Gözkapaklarım her gece altın sarısı

Gündüzleri keşife çıkıyorum arka taraflara, 

inan ki benden başka bir nefes yok

Karşı kıyı çok kuytuda kalmış ama uzaktan kalabalık gibi görünüyor

Belli bir hareket var orada, senin nefesin yükseliyor bulutlara

Yüzerek misafir olmak istiyorum kıyına

Nefesim yetmez diye çok açılmıyorum

Oysa kaç kulaç yakınımdasın, 

Bir heves tek nefes gelsem diyorum

Sonra güneş tam şakaklarımdan süzülüyor

Bir başıma kalışımı senden daha çok seviyorum

Hem artık yaz geliyor bizim kuşağa, sular bir dalgalı bir durgun

Benim daha çok gecelerim dalgalı.

Karşı kıyıya dalgalar çok sert vuruyor, keskin kayaları var.

Yine de kalabalık..

Kendi kıyımda derdi yasakladım, 

Dillerden düşmeyen meşhur ıssız adaya tesadüfen ben düştüm

Değişmeyecek tek bir şey var,

Gözümden yaş, içimden ağlamak geliyor

İnan mutsuz değilim, mutsuz olsaydım en dipten sana gelirdim

Dibe dalınca alışırsın derler,alışır mıyım sahiden?

Ama yok,

Nokta kadar varlığına kanatlarım olsa yine gelmem.

Dizimi kırıp senin kıyını adam edemem

Yazımı bırakıp senin ayazında üşüyemem

Hiç bitmeyen özürlerine günaydın diyemem

Şimdi kapat gözlerini kıyıma yansımasın ışıkların.