Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Monday, May 6, 2013

Stereophonics - Mr Writer



                                     Takside hiç beklemediğin anda çalmaya başlar o şarkılar 

                                                                       My Writer


Haftasonuna rakılı, yakın arkadaşlı program olması da nasıl tüm haftanın motivasyonu değil mi? Dışarı çıkmak güzel şey arkadaşlar, biraz kendinden uzaklaşıp eğlenmekten zarar gelmez. Tanıdık ortamların dışına çıkmak iyidir, beyin yeni insanlar,olaylar ve yerler karşısında kendini geliştirir. Birini çok düşünmenin en kötü yanı onun eskide kalmış olmasıdır mesela, insanın isyanı “Ben niye eskide kaldım”a dır. Bazen yeni bir şeyler yapmak lazım, bunun için illa çok büyük değişiklikler yapmaya gerek yok. Yeni tanıdığımız bir insan bile hayatımıza yepyeni bir sayfa açıp bakış açımızı geliştirebilir. Elimizde eğlenmek fırsatı varsa, bir de sağlıklıysak ve gençsek bizi mutlu eden insanların arasına, mutlu eden yerlere yürüyelim. Küçük mutluluk dedikleri de o.


Bildiğim gibi değilsin, çok değişmişsin. Hani senden uzakta olmasının artık sana pek koymadığı insanlar var ya, artık o tehlike azalıyor ve bazı hayatlara bakıyorsun uzaktan. Artık bir yabancı olduğunu görmekten korkma halleri falan da azalıyor. Sen mi değişiyorsun sırf, değişmeyen tek bir şey yok artık bu yüzyılda.

Hem ben artık insanları eleştirmekten falan da vazgeçtim, hem de bir karar alıp değil, tamamen içimden gelerek. Doğal olmayan her şey yoruyor beni. Artık o insanlar sevmediklerim de kızdıklarım da benden uzakta kalanlar da olsalar, “Nasıl iyilerse öyle kalsınlar” diyorum. Ve inan öyle olunca daha bir ferah oluyorum.

Bunları niye yazdığımı bilmiyorum.

Ne saçma geliyor bugün saçım böyle oldu, kıyafetimin burası yamuk, ben daha az popülerim, daha düşük not aldım’lar. En güzeli huzurla durabilmekmiş. Sen değiştin mi, bildiğim gibi olmasan da olduğun gibi kal. Madem artık böyle mutlusun. Hem biliyor musun, birisi sırf bir zamanlar sana çok değer verdi diye onun bildiği şekilde kalmak zorunda değilsin. Hatta öyle olmak zorunda hiç değilsin. Dediğim gibi her şey değişiyor. Ruhlar, duygular, okullar, hayatlar…

Sen öyle kal ben senin sayfanı kapatırım artık. Yani bakarım bir daha ama, kapatmışımdır çoktan.

Zaten…. Yeni şeyleri daha çok seviyorum ben, mesela gergin hissettiğinde uzun zamandır görmediğim bir insanlar konuşunca ya da yeni biriyle tanışınca daha güzel geliyor her şey. Belki kafam eski şeyleri döndürüp durmaktan bıkmıştır. Eski olan çoğu şey güzeldir ama ben eski değilim ki be kardeşim.

Yani sen öyle kal, ben de artık uzaklardan yargılamayı bıraktım. Böylesi herkes için en güzeli.

 Ben iyiysem herkes iyi.

..

Önümde belirsizlik var. 
Beni bekleyen hayata dair hiçbir fikrim yok. 
Değişmek zorunda olduğumu biliyorum sadece.
Bu çok korkutucu. Işığı kapalı olan bodruma inmek gibi. 
Ama bazen, her ne kadar karanlık da olsa o merdivenlerden inmek gerekiyor. 
Çok ürkütse de inip o ışığı açmak gerekiyor işte. Çünkü aradığın orada olabiliyor.
Ve ben bunu yapmaya mecburum. 
Mutluluğu kendime borçluyum. Ben bunu hakkettim. Hepimiz hakkettik.
Bazen sadece kendi iyiliğin için gemileri yakman gerekiyor.

No comments :

Post a Comment