Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Wednesday, November 26, 2014

ARREST






Artık AŞK şarkıları dinlemeye tahammülüm kalmadı.Son iki hafta içinde youtube üzerinden dinlemediğim şarkı kalmadı Rafet El Roman ile başlayıp geceyi HIM ile sonlandırdığım gecelerde daha fazla yastığımı ıslatmak istemiyorum. Bayık aşk sözleri okumaya, her şeyden bir anlam çıkarmaya halim kalmadı.Sayısız film izledim ve artık ne oluyor biliyor musun film izlerken uyuyup kalmıyorum.Filmi sonuna dek bütün çabamla izliyorum.Her bir saniyesinden kendime bir pay çıkartıyorum.Öyle filmler seçip izliyorum ki kendime caps ler çıkartıyorum.Filmi izlerken bir parmağımda -prt sc- tuşunda.İşte bu aynı ben, peki ya bu da aynı sen dediğim her sahneyi kaydediyorum. Onun dışında hiçbir şey yapamaz oldum. Dışarı çıkmak istemiyorum, evde kalmak istemiyorum, her şeyi kendime saklamak istemiyorum ve kimseye anlatmak istemiyorum. Böyle zamanlarda hep gözünün önündekini görüyor insan. Herkesin en sevdiği yanında ve benim ki değil diye üzülüyorum son zamanlarda. Hayat bazılarına çok adice adil olabiliyor ve ben sürekli hak etmediğim şeyleri yaşadığımdan çok eminim. Artık ağlamaya halim kalmadı. Üzülmeye halim hiç yok. Yatağa girmeye ve yataktan çıkmaya, özellikle de insanlarla iletişim kurmaya halim yok. Beni bir yerlere gitmeye mecbur bıraktıklarında gözlerim dolacak seviyeye geldim artık. Sadece yaşamsal faaliyetlerime devam ediyormuşum ve hissediyormuşum gibi geliyor. Uyuyup uyanıyorum ve mutsuzum, yemek yiyorum ve mutsuzum, ders çalışıyorum ve mutsuzum. Yapmam gereken şeyleri yapıp mutsuz oluyorum sadece. Sadece gitmek istiyorum artık. Burayı unutacak kadar uzaklaşmak onun hayatındaki her şeyi absorbe edecek kadar yakınlaşmak istiyorum. Kavga edebilme lüksünü istiyorum. Hayatta katlanılması en zor şey boşlukmuş gerçekten. Özellikle de bir insanın boşluğu. Bazen umutsuzluğa kapılıyorum artık ve yine kendi kendimi gaza getiriyorum. Buraya kadar her şey yolunda.

Bu sabah gitmem gereken ders için vakitlice uyandım, her zaman ki gibi hazırlanmadım alelade giyindim, ayakkabımı yine koridorda giydim kapıdan öyle çıktım.Apartmanımızın girişinde ki aynaya bakmadım bu defa.Dışarı çıktım, hava kapalıydı ve inanılmaz soğuktu.Öyle bir soğuktu çektiğim her bir acıyı suratıma bir bir yapıştırıyordu.Adım atamadım yola doğru.Geri eve döndüm.Pijamamı giydim yattım uyudum.Vicdanım derse gitmediğim için sızladı.Annem aradı o sırada okula gittin mi dedi -yalan söyledim- ders iptal olmuş diye.Bunu yaptığım için bir miktar daha vicdan azabı çektim.Ama inan bana topluma karışmaya hiç gücüm yoktu.Bütün bu olanlar sen kaynaklı ya da bir başkası yüzünden değil yanlış anlamasın kimse hepsi içgüdülerim kaynaklı problemler. Everest kadar büyük dertlerim var ve ben bunları aşamıyorum.

Kol saatimin her gün anlamsızca 20.15 de çalan alarmı bugün en sonunda sinirlerimi bozdu duvara fırlattım kırdım. Ardından bir şeyleri kırıp parçalamanın bana iyi geldiğini farkettim. Çok sevdiğim seramik mumu yere fırlattım bir de onu parçalara ayırdım.Neden biliyor musun, işte insanlarda tıpkı bu tavırlarım gibi kalbimi bin bir parçalara bölüyordu.Somutlaştırmak istedim durumu.Düzen hastalığımı sineye çektim her şeyi dağıtıp yırtıp attım odanın içinde.Şarkılar yazdım ardından yırtıp attım.İlk defa ağlarken kendimi yerden yere savurup attım.Dizlerimin üzerine düştüm.Hiç acımadı.Ağlamaktan gözlerim kanadı neredeyse.Ama inan neye,kime ağladığımı bilmiyordum.Annem hiç olmadığı kadar benimle ilgilenmeye başladı.Her saat başı skype dan beni arayıp, inceliyordu.Haftalardır ağladığım için gözlerimin altı artık morarmıştı, farkında değildim.Annem söyledi.Ama ima ettiği şey neydi biliyor musun? -Sen fazla alkol mu alıyorsun yoksa bu gözlerin ne dedi bana.Güldüm.Annemin benden beklentilerini bu kadar düşürmesi bile canımı artık acıtmadı. Günlerdir sadece gün için muz ya da mandalina ile durduğumu bilmiyordu.Geceleri yarım yamalak uykularda karın ağrıları, kalp çarpıntıları çektiğimi bilmiyordu. Asla da bilmeyecek eğer sayfamı hala stalklamıyorsa..

Hiçbir zaman iyi olmayacağım belki en yüksek mevkilerde olacağım en büyük paraları kazanacağım ama hiçbir zaman huzurlu olmayacağım.İyi olmak için çabalayacağım elbet ama olamayacağım.Neden biliyor musun, iyi olmayı en çok hakeden insanlardan biri olduğum için buna asla sahip olamayacağım.Küçükken yaşayıp hissedemediğim acısını çıkartamadığım ne varsa büyüdükçe çıkmaya devam edecek.Ben şuan 6 yıl öncesinin acısını yeni yeni yaşamaya başladım.Bugünün acısını ise altı yıl sonra yaşayacağım.Anlayacağın ben senin verdiğin acıları erteliyorum.En kötüsü de ne biliyor musun o bir yanım var ya hani hep eksik kalacak..Hiçbir zaman sağlıklı bir birey olmayacağım.Sağlıklı nefes alıp veremeyeceğim.Kalp atışlarım hiçbir zaman ölçünlü olmayacak. Kalbim artık normal insanlar gibi sadece uykuda yavaş atmayacak.Ve bir gün arreste olacak ve işte ben o gün iyi olacağım..Ama sevdiğim herkes sağlıkla ve huzurla nefes alabildiği sürece ben de iyiymiş gibi görüneceğim.Söz veriyorum!

4 comments :

  1. shakespeare 75. sone

    ReplyDelete
  2. ben daha çok neyi uygun buluyorum biliyor musun ?

    Baktım sana kızgın değilim,
    Kırgın değilim,
    Dargın değilim,
    Kısacası artık ben sana "hiçbir şey" değilim.

    ReplyDelete
  3. umarım bi yanlış anlaşılmaya sebep olmamışımdır. Ben tanıdığın biri değilim

    ReplyDelete
    Replies
    1. yoo hayır ben de öyle düşündüm zaten tanıdığım insanların burda işi olmaz pek biliyorum. Ben sadece o an aklımdan o dörtlüğü geçiriyordum ve onu yazdım.Hepsi bu.Sıkıntı yok.Teşekkürler önerin içinde yani, W.Shakespeare için sağ ol.

      Delete