Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Monday, February 4, 2013

EN-DİŞ-E




  Hala hissedebildiğini kanıtlamak için kendini sekizinci kattan atmaya benzer yapmayı düşündüğüm şeyler. O yüzden sessizce oturup düzenden memnunmuş taklidi yaparım. Yapmak istediklerimi yaptığım bir hayatın hayalini kurduğum kadar, yapmak istemediklerime mecbur kaldığımı da canlandırırım gözümde. Bu yüzden nefes alamam bazı geceler. Ama dert değil böyle şeyler. Tek sorun idealist olmak çünkü ters giden en ufak bir şeyde ideallerine ulaşamayacağın korkusu sarar seni. Bu yüzden uyuyamazsın bazı geceler, kafanı yastıkta bir sağa bir sola çevirirsin öyle çıldırırsın ki yastıkla kendini boğarsın. Nefes alama ki beynine oksijen gitmesin ve seni kemiren zibilyon düşüncelerden arın.

  İnsanı hiçbir cümle “Çok mutsuz görünüyorsun.” kadar üzmez. Tamam mutsuz olurum da, neden yansıtayım ki bunu dışarı, bu kadar mı güçsüzüm diye düşünürsün çünkü o zaman. 


 Şehirlere anlam bağlamamayı, rüyalara inanmamayı, insanları şarkılarla özdeştirmemeyi, gidenlerin dönmeyeceğini düşündeki evini terk etmek zorunda kalacak kadar büyüdüğünde anlarsın. Sonra bir daha hiçbir şey aynı kalmaz.

  Fillere sarılmayı hayal edip sokakta gördüğün kediden çekinirsin. Sana inanan insanlar var zannedip arkana baktığın zaman seni kucaklayan boşluğa teslim olursun. 
Sokağında enstrüman çalan değil dilenen insanların olduğu şehirde nefes alırsın. Nostalji kuytularında kaybolmuş ruhunu ararsın gece gündüz ama nafile, bulamazsın.

  Yaşadıklarının rüya olmasını ve uyanmayı dileyerek karşılarsın her yeni günü.


No comments :

Post a Comment