Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Saturday, July 20, 2013

Bir Bela


Geçmişinde kalan bir insanı yeni biriyle görüyorsun. Çok özlediğin biri de olabilir, çoktan unuttuğun biri de. Ama için bir “cız” oluyor. “Unutmadım mı lan” diyosun, nerden çıktı bunca yıl sonra bu his. Kıskançlık desen değil; hayatlarınız desen artık çok farklı, kıyaslamak anlamsız. E nerden geldi bu his? Bir an kalbinin atışları artıyor.
Hatırlamak desen değil, özlemek desen değil, “uzanamadığın ciğer” desen, o da değil.
Ama bir anda elin ayağın dolaşıveriyor, yolunu değiştiriyorsun, sayfasından çıkıyorsun. Garip bir şey oluyor bir anda. İçinde bir sıkışma. Aklına bir soru geliyor ama aklına gelen başına gelmesin.
“Yoksa hala seviyorum da içime mi attım, bastırdım mı, görmezden mi geldim?”
Aslında öyle değil. Unutmak yokluğuna alışmaktır. Yani unutmak da bir alışma hali olduğuna göre, alışkın olduğun durum dışında bir durumla görüyorsan onu elbette içinde bir tuhaflık olacak. Herkes alışkanlıklarının dışına çıkarken kendini bir garip hisseder. İnsan birini unutunca onu yalnız bir halde unutur. Birini çok sevdiysek her yeni durumunda bir daha unuturuz onu. Yakındayken, uzaktayken, sevgilisi varken, yalnızken.
Sadece bir kere unutmayız. Sevgilisiyle görünce içimiz cız eder, sonra bir daha unuturuz.


Hiç kimseyi seninle aynı tutmak olur mu? 

Aşk bir keredir bir sonraki aynı yeri bulur mu? 
Yürüyerek gidiyorum hiç acelem yok ayrılığa 
Seninkisi bitmiş olabilir, benim duygum bir bela




No comments :

Post a Comment