Burada da hiç merak etmeyeceğiniz fotoğraflar paylaşıyorum

Instagram

Wednesday, August 8, 2012

" Düz " Orantı


Sen sevmek nedir bilmiyorsun ki.


Sen, birini bacakları daha güzel diye daha çok seviyorsun, yahut gözleri renkli değil diye daha az seviyorsun.


Sen birini güzelliği olmayan özellikleriyle de sevmenin ne demek olduğunu bilmiyorsun ki. Çarpık bacaklarını, elektriklenmiş saçlarını, sırtındaki sivilceyi sevmiyorsun birinin. Onları sevmeyi bırak, onlarla bile sevemiyorsun sen!


Sen hiç sevmemişsin ki, yanına bile yaklaşmamışsın. Aşk acısı dahi çekmemişsin. Sen hiç üzülmemişsin biri için, biriyle mutlu olsan onun için üzülme gücü bulurdun içinde. 


Kaybetmemişsin ki sen, bir şeyi kazansaydın kaybetme ihtimalin de olurdu.


Aşkın ne demek oldugunu hiç anlayamamışsın ki. Tamam, kimse bilmiyor, tanımsız olduğunu söylüyorlar ama herkes bir tanım uyduruyor kendine. Biri yanında mutlu olduğu için seviyor, diğeri huzur istiyor, öbürü yanında güven duyuyor, beriki ilişkideki o heyecana aşk diyor.


Sense uzun bacak boyuna, pürüzsüz bir yüze


Sen, yanına bir süs arıyorsun, üzerine tam uyacak bir pantolon gibi. Arkadaş ortamlarında, Facebook profillerinde, kafelerde, vapurlarda “Vay be yanındakine bak”  desin istiyorsun insanlar. Sen sadece hayranlık dolu bakışlara bakarken yanında bir boşlugu tutuyorsun.


Bugüne kadar en çok sevmiş olduğun sevgilin en güzeli mesela, güzel olmayanı ise en sevmediğin. Bu “düz” orantıyla mutlu olduğunu zannediyorsun.


Sen mutlu olmak bile istemiyorsun ki. Bir insanın amacı nasıl mutlu olmak olmaz? Sen onu yanında kustu diye sevmiyorsun artık, o gün güzel olmadığı için, kalemi aktığı için, dudağının kenarında çikolata kaldığı için.


Gözündeki çapakla bile sevemiyorsun birini.


Sen biriyle mutlu olmayı bilmiyorsun bile onun yanında çirkin olmayı göze alacak kadar.


Mesela sen o ağladı diye utanıyorsun, insanlara bakıyorsun özür dilercesine.


Sen birini topuklu ayakkabılarıyla olduğu kadar sevmiyorsun postal botlarıyla.


Biz, kulağımıza fısıldadığı iki kelimeyle mutlu oluyoruz, sen onun sarı saçlarıyla.


Sen mesela onun kötü saç kesimini, rengi cart kazağını, kurumuş dudaklarını, fazla kilolarını sevmiyorsun.


O yüzden onlar, senin sevdiklerini sandıkların, seni güzel sevemiyorlar.


O yüzden onlar ağda yapıp senin yanına geleceklerine pijama giyip evde oturuyorlar.

No comments :

Post a Comment